“Bu ürünü asla kullanmam,” “Bu trend bana göre değil,” “Bu tarz bir pantolonu giymem”… Kaç kez bu cümleleri kurup sonra fikir değiştirdik? Davranışsal ekonomi, bu ani fikir değişikliklerinin ve satın alma kararlarımızın ardındaki psikolojik, bilişsel, duygusal ve sosyal faktörleri inceler. Qoimag olarak bu yazımızda, davranışsal ekonominin moda dünyası ve tüketici davranışları üzerindeki etkisini derinlemesine inceliyoruz.
Davranışsal Ekonomi Nedir?
Davranışsal ekonomi, insanların ekonomik kararlar alırken her zaman rasyonel davranmadığını, kararlarının psikolojik faktörlerden etkilendiğini savunan bir ekonomi dalıdır. Klasik ekonomi teorilerindeki rasyonel insan (Homo economicus) varsayımının aksine, davranışsal ekonomi, insanların duygusal, sezgisel ve sosyal etkilere açık olduğunu kabul eder.
Beynimiz, Sistem 1 (hızlı, sezgisel, duygusal) ve Sistem 2 (yavaş, analitik, rasyonel) olmak üzere iki farklı düşünme moduyla çalışır. Günlük kararlarımızın çoğunu Sistem 1 ile verirken, daha karmaşık kararlar Sistem 2’yi devreye sokar. Ancak, tüketici davranışları söz konusu olduğunda, genellikle Sistem 1’in etkisi altındayız.
Davranışsal Ekonominin Satın Alma Kararlarımıza Etkisi
Davranışsal ekonomi, tüketici davranışlarını analiz ederken, insanların çoğunlukla Sistem 1’i kullanarak, yani hızlı ve duygusal kararlar vererek hareket ettiklerini öne sürer. Bu durum, tüketici satın alma kararlarında önemli bir etkendir. Örneğin, bir indirim veya son fırsat gibi ifadelerle karşılaştığımızda, ani bir dürtüyle alışveriş yapabiliriz (Nudge Theory). Bu tür hızlı kararlar, rasyonel düşünce süreci yerine, duygusal tetiklemelerle harekete geçer.
Peki, hangi faktörler satın alma kararlarımızı etkiliyor?
- Dürtme Teorisi (Nudge Theory): Hafif yönlendirmelerle kararlarımızı etkileme. Örneğin, “Aklınızda kalan ürün” e-postaları.
- Çapa Etkisi (Anchoring Effect): İlk edinilen bilginin sonraki değerlendirmeleri etkilemesi. Örneğin, ilk görülen fiyatın referans noktası olması. Influencer tavsiyeleri de bu etkiyi tetikleyebilir.
- Tekrar Eden Maruz Kalma Etkisi (Mere Exposure Effect): Bir şeye ne kadar sık maruz kalırsak, ona karşı daha olumlu bir tutum geliştirmemiz. Reklamların sürekli aynı ürünü göstermesi bu etkiye örnektir.
- Kıtlık Etkisi (Scarcity Effect): Bir ürünün sınırlı olduğunu öğrendiğimizde, ona olan talebimizin artması. “Stokta son iki ürün” ibaresi bu etkiyi tetikler.
- Çerçeveleme Etkisi (Framing Effect): Aynı bilginin farklı şekillerde sunulmasının kararlarımızı değiştirmesi. Örneğin, “200 TL indirim” yerine “Yüzde 20 indirim” denmesi.
Sosyal Medya ve Influencer’ların Rolü
Sosyal medya ve influencer’lar, davranışsal ekonominin etkilerini güçlendiren önemli faktörlerdir. Keşif ticareti, motivasyon ve duygu bazlı alışverişi teşvik eder. Influencer’ların tavsiyeleri, çapa etkisi yaratır ve satın alma kararlarımızı önemli ölçüde etkiler. Araştırmalar, sosyal medya kullanıcılarının önemli bir bölümünün influencer tavsiyesiyle ürün satın aldığını göstermektedir.
Geleneksel pazarlama tünelindeki farkındalık, değerlendirme ve aksiyon aşamaları, sosyal medya ve influencer etkisiyle değişime uğramıştır. Artık tüketiciler, markaların sunduğu koleksiyonlar yerine, güvendikleri kişilerin kürasyonlarından ilham alarak alışveriş yapmaktadır.
Özetle;
Davranışsal ekonomi, moda dünyası ve pazarlamanın karmaşık ilişkisini anlamamıza yardımcı olur. Alışverişin sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bir deneyim olduğunu gösterir. Markaların pazarlama stratejileri, sosyal medya, influencer’lar ve psikolojik tetikleyiciler, satın alma kararlarımızı şekillendiren önemli faktörlerdir. Bu bilgileri kullanarak, daha bilinçli tüketiciler olabilir ve kararlarımızı daha iyi sorgulayabiliriz.